2 Haziran 2017 Cuma

Kalem Suresi

KALEM          1 - Nûn, Kaleme ve yazdıklarına andolsun.    

KALEM          2 - Sen Rabbinin nimetiyle mecnun değilsin.    

KALEM          3 - Kuşkusuz senin için tükenmez bir ecir var.

KALEM          4 - Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.          

KALEM          5 - Sen de göreceksin, onlar da görecek.      

KALEM          6 - Hanginizde imiş o fitne ve cinnet.  

KALEM          7 - Doğrusu Rabbin, yolundan sapanı en iyi bilendir. Hidayete ereni de en iyi bilen O'dur.      

KALEM          8 - O halde, yalanlayıcılara itaat etme.

KALEM          9 - Onlar istediler ki yumuşak davranasın da onlar da sana yumuşak davransınlar.      

KALEM          10 - Şunların hiçbirine boyun eğme: Yemin edip duran aşağılık,          

KALEM          11 - Daima kusur arayıp kınayan, hep lâf götürüp getiren,      

KALEM          12 - Hayra engel olan, saldırgan, günahkâr,    

KALEM          13 - Kaba ve haşin, sonra da kötülükle damgalı,        

KALEM          14 - Mal ve oğulları var diye (böyle davranır).

KALEM          15 - Kendisine âyetlerimiz okunduğunda: "Eskilerin masalları" der.    

KALEM          16 - Yakında biz onu hortumunun (burnunun) üzerinden damgalayacağız.      

KALEM          17 - Biz onlara da belâ verdik, bahçe sahiplerine verdiğimiz gibi. Hani onlar sabah olunca bahçeyi mutlaka devşireceklerine yemin etmişlerdi.      

KALEM          18 - İstisna da etmiyorlardı ("inşaallah" demiyorlardı).

KALEM          19 - Fakat onlar uyurken dolaşıcı bir belâ onu sardı da,        

KALEM          20 - Bahçe simsiyah kesiliverdi.        

KALEM          21 - Derken sabahleyin birbirlerine seslendiler:

KALEM          22 - "Haydi, devşirecekseniz erkenden ekininize gidin" diye.  

KALEM          23 - Derken fırladılar, aralarında fısıldaşıyorlardı.        

KALEM          24 - "Sakın bugün hiçbir yoksul bahçeye girip yanınıza sokulmasın" diyorlardı.

KALEM          25 - (Zanlarınca yoksulları) engellemeye güçleri yeterek erkenden gittiler.      

KALEM          26 - Fakat bahçeyi gördüklerinde: "Biz herhalde yanlış gelmişiz" dediler .      

KALEM          27 - "Yok, biz mahrum edilmişiz." (dediler).  

KALEM          28 - İçlerinde en makul olanı şöyle dedi: "Ben size Rabbinizi tesbih etsenize dememiş miydim?"          

KALEM          29 - "Rabbimizi tesbih ederiz, doğrusu biz zalimler imişiz." (dediler).  

KALEM          30 - Ardından suçu birbirlerine yüklemeye başladılar.

KALEM          31 - Yazıklar olsun bize, dediler, biz azgınlarmışız.      

KALEM          32 - Ola ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Biz Rabbimize yönelir, ondan umarız.      

KALEM          33 - İşte azap böyledir. Elbette ahiret azabı daha büyüktür. Fakat bilselerdi.  

KALEM          34 - Kuşkusuz korunanlar için de, Rableri katında nimetleri bol bahçeler vardır.        

KALEM          35 - Öyle ya, teslimiyet gösterenleri suçlular gibi tutar mıyız hiç?        

KALEM          36 - Neyiniz var, nasıl hüküm veriyorsunuz?  

KALEM          37 - Yoksa size ait bir kitap var da onda mı okuyorsunuz?    

KALEM          38 - O kitapta, "beğendiğiniz her şey sizindir" diye mi yazılı?  

KALEM          39 - Yoksa, "ne hükmederseniz mutlaka sizindir" diye sizin lehinize olarak tarafımızdan verilmiş, kıyamet gününe kadar geçerli kesin sözler mi var?      

KALEM          40 - Sor bakalım onlara, içlerinden ona kefil hangisi?  

KALEM          41 - Yoksa ortakları mı var onların? Doğru iseler ortaklarını getirsinler.          

KALEM          42 - O gün işler zorlaşır ve secdeye davet edilirler. Fakat güç yetiremezler.    

KALEM          43 - Gözleri düşük bir halde kendilerini bir zillet kaplar. Oysa onlar sapasağlam iken de secdeye davet ediliyorlardı.  

KALEM          44 - Bu sözü yalanlayanı bana bırak. Onları bilmedikleri yönden derece derece azaba yaklaştıracağız.

KALEM          45 - Onlara mühlet veriyorum. Doğrusu benim tuzağım sağlamdır.      

KALEM          46 - Yoksa onlardan bir ücret istiyorsun da bu yüzden onlar ağır bir borç altında mı kalıyorlar?          

KALEM          47 - Yoksa gayb onların yanlarında da onlar mı yazıyorlar?    

KALEM          48 - Rabbinin hükmüne sabret, balık sahibi gibi olma. Hani o öfkeye boğulmuş da nida etmişti.          

KALEM          49 - Rabbinden bir nimet yetişmiş olmasaydı, elbette kınanacak bir halde ıssız bir diyara atılacaktı.    

KALEM          50 - Fakat Rabbi onu seçti de iyilerden kıldı.  

KALEM          51 - O kafirler Kur'ân'ı işittikleri zaman neredeyse seni gözleri ile devireceklerdi. Bir de durmuşlar "o bir deli" diyorlar.        

KALEM          52 - Halbuki o âlemler için bir öğüttür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kur'an-ı Kerim' de beş vakit namazın bulunup bulunmadığı

Belirli şartları taşıyan Müslümanlara günde beş vakit namazın farziyeti Kitap, sünnet ve icma ile sabittir. Beş vakit namazın eda edileceği ...