2 Haziran 2017 Cuma

Kafirun Suresi

Kâfirun Suresi
Kafirun suresi Mekke’de nazil olmuştur. Nazil olan 18. Suredir. 6 ayet, 26 kelime ve 94 harftir.

1 - De ki: Ey kâfirler   
2 - Sizin taptıklarınıza ben tapmam.     
3 - Siz de benim taptığıma tapıcılar değilsiniz.  
4 - Ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim.           
5 - Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz.  
6 - Sizin dininiz size, benim dinim banadır.  

Sureye “İbadet Suresi” dendiği gibi, “İhlâs Suresi” ile beraber “İhlâseyn Suresi” de denmektedir. Sure Kevser Suresi’nde “Ebter” denilen kâfirlerin durumunu izah ederek “Ebter” denmesinin hikmetini açıklar. Peygamberimiz (sav) “Kafirun Suresi Kur’an-ı Kerimin dörtte birine denktir” buyurmuşlardır. Peygamberimiz (sav) sabah namazının sünnetinde birinci rekâtta “Kâfirûn”, ikinci rekâtta “İhlâs Suresini” okuduğu rivayet edilmektedir. (İbn-i Mâce, İkâme, 102)

Yüce Allah Kevser Suresinde ibadeti emretti. İbadetin ne olduğu ve Allah’a halis bir ibadetin nasıl yapılacağı hususunu da bu sure ile gösterilmiştir. Bu da kâfirlere düşman olmak ve Allah’a dost olmaktır. Allah’a dost olmak ve iman etmek kâfire düşman olmayı gerektirir. Nitekim yüce Allah “Dinde ikrah ve zorlama yoktur; rüşd ve irşat vardır. Hak batıldan tamamen ayrılmıştır. Bundan sonra her kim taguta küfredip Allaha iman eylerse o işte en sağlam ve kopmaz bir ipe, urvetu’l-vüskâ’ya yapışmıştır, Allah her şeyi hakkıyla işidir, her şeyi kemali ile bilir” (Bakara, 2:256) buyurarak bunu izah etmiştir.

NÜZUL SEBEBİ
Kâfirler peygamberimize (sav) geldiler ve “Bu davayı bırak sana istediğin kadar mal verelim, kızlarımızdan dilediğin ile evlendirelim ve istersen seni başımıza kral yapalım dediler.” Peygamberimiz (sav) kabul etmedi. Ebu Talibe gittiler. Ebu Talib peygamberimize isteklerini iletti. Kabul etmesini rica etti. Peygamberimiz (sav) “Amcacığım! Bir sağ elime güneşi, sol elime ayı verseniz ben bu davadan vazgeçmem” buyurdu. Bu sefer Kureyş müşrikleri peygamberimize bir heyet gönderme kararı aldılar. Bu heyete Kureyşin yaşlılarından ve ileri gelenlerinden Esved b. Muttalib b. Esed b. Abdi'l-Uzza ve Velid b. Muğire ve Ümeyye b. Halef ve As b. Vâil es-Sehmî’den oluşan bir heyet gönderdiler. Bu heyet peygamberimize (sav) gelerek şu teklifte bulundular: “Bir sene biz senin rabbine ibadet edelim, bir sene de sen bizim tanrılarımıza ibadet et. Böylece barış içinde yaşayalım ve anlaşalım” dediler. Peygamberimiz (sav) onlara şöyle dedi: “Ben Allah’a iman etmişken siz beni ona şirk koşmaya mı davet ediyorsunuz? Bu asla olmayacak bir iştir. Ben asla sizin ibadet ettiğiniz şeye ibadet etmem. Ey cahiller! Siz bana Allah’tan başkasına ibadet mi bana emrediyorsunuz?” (Zümer, 39:64) cevabı verdi.

Bu ve benzeri olaylar üzerine yüce Allah müşriklerin bu konuda ümitlerini tamamen kırmak için Kâfirun Suresi”ni inzal buyurdu. Bu sure hem peygamberimizin (sav) “Ben asla şirke dönmem” sözünü desteklemekte, hem de “İman konusunda” asla taviz verilemeyeceğini açıkça deklare ederek iman ile küfrün ortasının olmayacağını açıkça ifade etmektedir. Bu bakımdan sureye “İman Suresi” denilmiştir. Peygamberimize (sav) de Kureyş müşriklerine “Câhiller!” diye değil, “Kâfirler” diye hitap etmesini emretmiştir. (Suyutî, Dürrü’l-Mensûr, 8:655)

Peygamberimiz (sav) Surenin inzalinden sonra Kâbe’ye gitti. Kureyş’ten dolgun bir heyet vardı. Peygamberimiz (sav) onların karşısına geçti ve sureyi okudu. Onlar da bütün bütün ümitlerini kestiler ve bir daha peygamberimizi dinlerine davet etmediler.

FAZİLETİ
Peygamberimiz (sav) “Kul huvallahü ehad Kur’ânın üçte birine, Kul Ya Eyyühe’l kâfirun suresi ise dörtte birine denktir” buyurdular. (Alusi, Tefdir, 15, 2:319) Yine peygamberimiz (sav) “Yatarken Kâfirûn Suresini okursanız şirkten beri olursun” buyurdular. (İbn Kesîr, 8: 526; Şevkânî, 5:597; Suyutî, 8:657; Müsned, 3:146) Zeyd b. Hârise’nin kardeşi Celebe b. Hârise peygamberimize (sav) “Yatarken ne okuyayım?” diye sorar. Peygamberimiz (sav) ona “Yatarken Kâfirun Suresini oku” emreder. (Dârimî, Fezâilu’l-Kurân, 23)

Peygamberimiz (sav) sabah namazının sünnetinde birinci rekâtında “Kâfirûn” ikinci rekâtında “İhlâs” suresini okudukları mervidir. (İbn-i Mâce, İkâme, 102; Vehbe Zuhayli, Tefsiru’l-Münir, 15:653)  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kur'an-ı Kerim' de beş vakit namazın bulunup bulunmadığı

Belirli şartları taşıyan Müslümanlara günde beş vakit namazın farziyeti Kitap, sünnet ve icma ile sabittir. Beş vakit namazın eda edileceği ...