2 Haziran 2017 Cuma

Duhan Suresi

DUHAN          1 - Hâ, mîm.  

DUHAN          2 - 3 - O apaçık Kitab'a andolsun ki biz onu gerçekten mübarek bir gecede indirdik. Çünkü biz onunla insanları uyarmaktayız.

DUHAN          2 - 3 - O apaçık Kitab'a andolsun ki biz onu gerçekten mübarek bir gecede indirdik. Çünkü biz onunla insanları uyarmaktayız.

DUHAN          4 - 5 - 6 - O gecede her hikmetli iş tarafımızdan bir emirle ayrılır. Gerçekten biz Rabbin tarafından bir rahmet olarak peygamberler göndeririz. Şüphesiz ki O, herşeyi işitir ve bilir.  

DUHAN          4 - 5 - 6 - O gecede her hikmetli iş tarafımızdan bir emirle ayrılır. Gerçekten biz Rabbin tarafından bir rahmet olarak peygamberler göndeririz. Şüphesiz ki O, herşeyi işitir ve bilir.  

DUHAN          4 - 5 - 6 - O gecede her hikmetli iş tarafımızdan bir emirle ayrılır. Gerçekten biz Rabbin tarafından bir rahmet olarak peygamberler göndeririz. Şüphesiz ki O, herşeyi işitir ve bilir.  

DUHAN          7 - Siz eğer kesin olarak inanıyorsanız, iyi bilin ki Allah göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin Rabbidir.          

DUHAN          8 - Ondan başka hiçbir ilâh yoktur. O hem yaşatır, hem öldürür. O sizin de Rabbiniz, sizden önceki babalarınızın da Rabbidir.      

DUHAN          9 - Fakat kâfirler bir şüphe içinde oynayıp eğleniyorlar.          

DUHAN          10 - 11 - Ey Muhammed! Şimdi sen göğün, insanları bürüyecek açık bir duman getireceği günü gözetle. Bu acı bir azabdır.

DUHAN          10 - 11 - Ey Muhammed! Şimdi sen göğün, insanları bürüyecek açık bir duman getireceği günü gözetle. Bu acı bir azabdır.

DUHAN          12 - O gün insanlar: "Ey Rabbimiz! Bizden azabı kaldır. Artık biz inanıyoruz" derler.  

DUHAN          13 - Onlar için bunu düşünüp öğüt almak nerede? Oysa kendilerine gerçeği açıklayan bir de peygamber gelmişti.          

DUHAN          14 - Sonra onlar, o peygamberden yüz çevirdiler ve: "Bu öğretilmiş bir delidir." dediler.        

DUHAN          15 - Biz o azabı sizden birazcık kaldırırız. Ama siz mutlaka eski halinize dönersiniz.    

DUHAN          16 - Biz o büyük şiddetle çarptığımız gün mutlaka intikamımızı alırız.  

DUHAN          17 - Andolsun ki, biz onlardan önce Firavun kavmini de denemiştik. Onlara çok kıymetli bir peygamber gelmişti.          

DUHAN          18 - O peygamber onlara şöyle demişti: "Esaretiniz altındaki Allah'ın kullarını bana teslim edin. Çünkü ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.    

DUHAN          19 - Allah'a karşı üstünlük taslamayın. Şüphesiz ki ben size apaçık bir delil getiriyorum.          

DUHAN          20 - Gerçekten ben, beni taşlamanızdan dolayı benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a sığındım.          

DUHAN          21 - Eğer siz bana iman etmezseniz hemen yanımdan uzaklaşın."        

DUHAN          22 - Musa: "Şüphesiz ki bunlar suçlu bir kavimdir." diyerek yardım etmesi için Rabbine yalvardı.        

DUHAN          23 - Allah buyurdu ki: "Kullarımı geceleyin yürüt. Çünkü siz takib edileceksiniz.        

DUHAN          24 - Karşıya geçince denizi olduğu gibi açık bırak. Çünkü onlar suda boğulacak bir ordudur."

DUHAN          25 - Onlar neler bırakmışlardı, ne bahçeler, ne pınarlar!        

DUHAN          26 - Ne ekinler, ne güzel kaynaklar,  

DUHAN          27 - Ve içinde eğlenip durdukları nice nimetler ve refah!        

DUHAN          28 - İşte böylece biz onları başka bir kavme miras bıraktık.  

DUHAN          29 - Gök ve yer onların üzerine ağlamadı. Onlara mühlet de verilmedi.          

DUHAN          30 - Andolsun ki biz İsrailoğullarını o aşağılayıcı azabdan kurtardık.  

DUHAN          31 - Firavun'dan da kurtardık çünkü o üstünlük taslayıp haddi aşan bir zorbaydı.      

DUHAN          32 - Andolsun ki biz onları bilerek o zamanki alemlere üstün kıldık.    

DUHAN          33 - Biz onlara içinde apaçık bir imtihan bulunan mucizeler verdik.    

DUHAN          34 - Gerçekten şu kâfirler diyorlar ki:

DUHAN          35 - "Bizim ilk ölümümüzden başka bir şey yoktur. Biz tekrar diriltilecek değiliz.        

DUHAN          36 - Eğer siz doğru söyleyen kimselerseniz babalarınızı bize getirin."  

DUHAN          37 - Onlar mı daha hayırlıdır, yoksa Tükba kavmi ile onlardan öncekiler mi? Biz onların hepsini de helak ettik. Çünkü onlar suçluydular.          

DUHAN          38 - Biz gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri bir oyun ve eğlence olsun diye yaratmadık.

DUHAN          39 - Biz onları hak ve hikmetle yarattık. Fakat onların çoğu bunu bilmezler.    

DUHAN          40 - Şüphesiz ki hakkı batıldan ayırd etme günü onların hepsinin bir araya toplanacağı gündür.

DUHAN          41 - O gün dostun dosta hiçbir faydası olmaz. Onlara yardım da edilmez.      

DUHAN          42 - Ancak Allah'ın merhamet ettiği kimseler böyle değildir. Şüphesiz ki Allah çok güçlüdür, çok merhamet edicidir.          

DUHAN          43 - Gerçekten zakkum ağacı,

DUHAN          44 - Günahkârların yemeğidir.

DUHAN          45 - O pota gibi karınlarda kaynar.    

DUHAN          46 - O, kızgın bir sıvının kaynaması gibidir.    

DUHAN          47 - Allah meleklere şöyle emreder. "Şunu tutun da Cehennem'in ortasına sürükleyin."          

DUHAN          48 - "Sonra onun başının üstüne kaynar su azabından dökün."

DUHAN          49 - Ona şöyle denir! "Tat bakalım azabı! hani sen kendine göre çok güçlü ve çok üstündün.

DUHAN          50 - İşte sizin inkâr edip durduğunuz şey budur."        

DUHAN          51 - Şüphesiz ki kötülükten sakınanlar güvenli bir makamdadırlar.      

DUHAN          52 - Bahçelerde ve pınar başlarındadırlar.      

DUHAN          53 - Onlar ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giyerek karşılıklı olarak otururlar.

DUHAN          54 - İşte böyle, biz onları ayrıca iri siyah gözlü hurilerle evlendiririz.    

DUHAN          55 - Onlar orada güven içinde her çeşit meyveyi isteyebilirler.

DUHAN          56 - Onlar orada ilk ölümden başka bir ölüm tatmazlar. Allah onları cehennem azabından korumuştur.

DUHAN          57 - (Bunların hepsi) Rabbinden bir lütuf olarak (verilmiştir.) İşte büyük kurtuluş budur.        

DUHAN          58 - Biz Kur'ân'ı senin dilinle indirip kolaylaştırdık. Umulur ki onlar öğüt alırlar.          

DUHAN          59 - Artık sen onların başlarına gelecekleri bekle: Çünkü onlar da bekleyip durmaktadırlar.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kur'an-ı Kerim' de beş vakit namazın bulunup bulunmadığı

Belirli şartları taşıyan Müslümanlara günde beş vakit namazın farziyeti Kitap, sünnet ve icma ile sabittir. Beş vakit namazın eda edileceği ...